google-site-verification=bYka1tah2SVzXloWXqie62SFOzYDUg5nnTiIK195LUQ
  • Anasayfa
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/megapoldanismanlik/
    • Kozmik Enerji Eğitim ve Seminerleri
    • İzmir'de Kozmik Enerji Seansları ve Eğitim Seminerleri için Kozmik Denge Merkezi
    • Kozmik Enerji Eğitimi
    • Aysu Sürücü - Kozmik Enerji Pregrassor
    • Access Consciouness Nedir?
    • Access Bars Eğitimi İzmir
    • Access the Bars Eğitimi
    • Hayat Bana Neşe, Kolaylık ve İhtişamla Gelir
    • Access Bars Eğitimi
    • Access Bars Eğitim ve Seansları
    • Kuantum Dokunuş Nedir?
    • Uluslararası Sertifikalı Kuantum Dokunuş Eğitimi
***ETKİNLİK TAKVİMİ***
Site Haritası
MEGAPOL DANIŞMANLIK facebook

NLP: Neuro Linguistic Programming. NLP Nedir?

NLP: Neuro Linguistic Programming


Nlp; nöro linguistik programlamadır. Türkçeye ‘zihin dili programlama’ olarak çevrilmektedir. Nlp; zihinsel programımızı değiştirmeye yarayan bir dizi teknikler bütünüdür. Bu tekniklerin her biri, beynimizdeki sinir hücre ağımızdaki bağlar üzerinde etki etmekte ve böylece kişinin bilinçaltı yeniden programlanmaktadır.

Nlp’nin ne olduğunu aşağıdaki hikaye çok güzel anlatmaktadır:

Bir çocuk annesine “NLP ne demek?” diye sordu. Annesi “Sana şimdi söyleyeceğim ama anlayabilmen için önce bir şey yapman gerek. Orada koltuğunda oturan büyükbabanı görüyor musun?” dedi.

Çocuk “Evet” diye cevapladı.

“Git ve ona bugün romatizmalarının nasıl olduğunu sor”. Çocuk büyükbabasına gidip, “Büyükbaba, bugün romatizmaların nasıl?” diye sordu.

“Biraz kötü evlat” diye cevap verdi yaşlı adam. “Nemli havalarda her zaman daha fena oluyor. Bugün parmaklarımı bile oynatamıyorum.”  Yüzü acıyla gerilmişti.

Çocuk annesine geri dönüp, “Kötü olduğunu söyledi, sanırım acı çekiyor. şimdi bana NLP „nin ne olduğunu söyleyecek misin?” Annesi “Bir dakika sonra, söz veriyorum” diye cevapladı. “şimdi büyükbabana git ve senin çok küçükken yaptığın en komik şeyin ne olduğunu sor” dedi.

Çocuk tekrar büyükbabasına giderek “Dedeciğim” diye başladı. “Benim çok küçükken yaptığım en komik şey neydi?” Yaşlı adamın yüzü aydınlandı. “Oo,” diye gülümsedi. “Birçok şey vardı. Bir gün sen ve arkadaşların Yılbaşı gecesi oyunu oynuyordunuz ve banyonun her yerine kar yağmış gibi pudra serpmiştiniz.

Çok gülmüştüm, ama ben temizlemek zorunda kalmıştım.” Yüzünde bir gülümsemeyle boşluğa dalıp gitti. “Sonra bir gün seni yürüyüşe çıkartmıştım. Yeni öğrendiğin bir çocuk şarkısını bağırarak söylüyordun ve o sırada yanımızdan bir adam geçti ve sana ters ters baktı, çok gürültü yaptığını düşünüyordu. Benden sana sessiz olmanı söylememi istedi. Sen adama dönüp “Eğer benim şarkı söylememden hoşlanmıyorsanız gidip başınızı kaynar suya sokun” dedin ve daha yüksek bir sesle şarkına devam ettin”. Yaşlı adam kahkahalarla gülüyordu.

Çocuk tekrar annesine dönüp “Dedemin ne söylediğini duydun mu?” diye sordu.

“Evet” dedi annesi. “Birkaç sözle onun kendini nasıl hissettiğini değiştirdin. İşte

NLP budur.”

Bu hikayede görüldüğü gibi çocuk, dedesine iki soru soruyor ve her birinde dedesi farklı bir duygu durumuna giriyor. Biraz önce üzgünken, olumlu bir anısı hatırlatıldığında kahkahalarla gülmeye başlıyor. Bu nasıl oluyor? Beyin gerçek ve hayalin ne olduğunu ayırt edemediğinden, kişi sanki şu an o durum gerçekleşiyormuş gibi duygusal tepki veriyor. Bu durum bize imgelemenin, nörolojik yapımızı nasıl etkilediğini gösteriyor.

Hababam sınıfı seri filmlerini eminim herkes izlemiştir. Bir tanesinde öğrenciler, gayet mutlu ve neşeli olan hocalarına, ‘ hocam, neyiniz var, yüzünüz sararmış, hiç iyi görünmüyorsunuz’ demişlerdi ve öğretmen birden kendini dinlemeye başladı ardından da fenalaşarak bayıldı. Bu sadece film icabı olan bir durum değildir. Bir insana kırk kere deli derseniz deli olur sözü de gerçektir. Söylediklerimizle karşımızdaki kişiyi inandırdığımızda, öyle bir durum gerçekleşir; çünkü neye inanırsak o olur.

Bu hikayede de görüldüğü gibi dilimiz ile karşımızdaki kişiyi inandırdığımızda yine duygu durumunu değiştirebiliyoruz. Demek ki, sadece imgeleme ile değil, kullandığımız dil ile de kişinin sinir hücre ağına etki ederek, içinde bulunduğu durumu değiştirebiliyoruz.

Öyleyse, şimdi Nlp’nin tanımını verebiliriz:

Nörolojik düşünce kalıplarının yani sinir sistemindeki birleşimlerin, dil ve imgeleme gibi içsel yapılandırma araçlarıyla yeniden programlanmasına Nöro-Linguistik Programlama denir.

İnsanlar, dışarıdan gelen uyaranı kendi akıl, mantık, inanç gibi filtrelerinden süzerek içeri alır ve kendi doğrularıyla bağdaştırarak hafızaya kaydeder. Bu kayıt işlemi sırasında beyindeki nöronlar arasında snaps dediğimiz köprüler yani bağlar oluşur. Bu bağlar sinir hücreleri arasında oluşurken, o an kişinin yaşadığı duyu; ses, dokunuş, görüntü, koku veya tat ile birlikte beyindeki kortex aracılığıyla hafızaya kaydedilir. Bu bağlamlar, bizim inançlarımız, değerlerimiz, algılama kapasitemiz doğrultusunda gerçekleşir. Bizim doğru olarak bildiğimiz inancımızı, dışarıdan gelen bilgi doğrular nitelikteyse, o zaman hafızaya bu bilgi, inandığımız bilgiyle birlikte alınır, eğer inancımızın dışında bir bilgi geliyorsa o zaman, bu bilgi kayda değer bulunmadığından hafızamıza alınmaz. Bu durum bilimsel olarak şu şekilde olmaktadır: inancımızla örtüşen bir bilgi geldiğinde, o enerji auramızdan kırılarak hipolamusa gelir ve böylece beynimiz bilgiyi ilintili olan diğer sinir hücreleriyle bağlar. İnancımıza ters bir bilgi geldiğinde ise, auramızdan kırılarak geri yansır ve böylece o bilgiyi algılayamayız. Herkesin doğrusu bu yüzden aynı olmayabilir; çünkü insanların sinir hücre ağı farklı şekillerde bağlamlar oluşturmaktadır. Sinir hücre ağları farklı olduğundan da gerçeklikleri farklı olmaktadır.

İnsanlar hayatı içsel temsillerle algılar. Dışarıdan gelen bilgi direkt olarak bilincimize düşmez. Önce, algılama filtremizden geçiririz, doğrularımızla örtüşen bilgileri alır ve sadece onları gerçeğimize yansıtırız. Bu sebeple, insanlar gerçeği değil, onun küçük bir kısmını, filtrelerden geriye ne kaldıysa onu gerçek olarak yaşar.

İnsanlar ayrıca anne-babalarından almış oldukları telkinlerle değerlerini ve bu değerlerle de inançlarını oluşturduklarından, ona göre sinir hücre ağları oluşturmaktadırlar. Kesin doğru olarak düşündüğümüz telkinlerimiz, anne babamızın bir zannı da olabilir. Bu zanlara gerçek olarak baktığımız için varmış olduğumuz çıkarımlarımızda gerçekle örtüşmeyen çarpıtmalarımız olabilir. Nlp işte bu durumda devreye girip, gerçekle yorumu birbirinden ayırır. Bilinçaltına etki eden olumsuz bilinçaltı kayıtlarını, çarpıtmaları sinir hücre ağında oluşmuş olan, bize zarar veren bağları ortadan kaldırır. Nlp; nörolojik bir çalışma olması sebebiyle, insanların kendilerine zarar veren, adım atmalarını engelleyen, gereksiz korkular üretmelerine zemin hazırlayan tüm bağları ortadan kaldırır. Böylece kişinin bilinçli seçimlerini oluşturan bilinçaltı yeniden programlanmış olur.

Sonuç itibariyle kişi, zihinsel anlamda tamamen istediği gibi sağlıklı bir birey haline gelir.

Tuğcan Özen
 Tuğcan ÖZEN

  
5391 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın